Ahmed Rufai Hazretleri elini öpen zata şöyle söyledi:
Yavuz Selim Han, derhal harekete geçip kabrin yerini tesbit ettirdi.
Yâ Resûlellah, dedi, Allâh'a hamd olsun ki, bunun babası beni sağ bıraktı da, sana îmân etmek şerefini bana nasip eyledi.
Bazı işçiler ellerinde kazma olduğu halde türbeyi yıkmak istiyorlar,fakat yıkamıyorlardı.
Efendimizin bu kadar değerli bir hediyesini nasıl kırabiliriz!
Gariptir ki böyle bir benzetme ile boşanan kadınlar, başka erkekle de evlenemezlerdi.
Ben şimdi gidip zekatımı hesaplayıp vereceğim, bakalım dediğin olacak mı? demiş.
Bu kafidir, alıp götürürüm, dedim. Bana itiraz etti
Resûlüllah (s.a.v.) kızınızı bana zevce olarak verdi, deyince onu kötü bir şekilde reddettiler
Allah seni ıslah etsin! Ben ilerisini gören bir doktorum. Sana bakınca anladım ki, senin ancak bir aylık ömrün kalmış!
Evet, insan burada ne ile ömrünü geçirmişse, giderken de onunla gidecektir
Kim cenneti sevdiğini iddia eder de, ibadetlerini yerine getirmezse, o kişi yalancıdır!
"Senin yolda ilk rastladığın buğday ekip hemen hasat eden ve sonra ateşe verip yakan insanlar, iyilik edip de onu sağda solda konuşarak değerini sıfıra indiren insanları simgeler
Hz. Peygamber: - "Kardeşin Abdullah'ın şahadetinden dolayı."
Abdullah üzüntüsünden Peygamberimizi tanıyamamıştı.
Parayı getiriyorum ve sizden tek bir şey rica ediyorum
Bunun tesadüf olmadığı malumdu. Resul-i Ekrem (s.a.v)'i dille incitmek için yapılan bir plandı
Hz.Harun orada uyuduğu zaman ölüm meleği gelip Harun (a.s.) ruhunu kabzeder
Ya Rasulallah! Ümmetine yağmur vermesini Allah'tan dile! Çünkü helâk olmak üzereler
Annesi; "Seni Allah’u Teâlâya emanet ettim. Kendini O'na ver." dedi.
- Ben, herkese ekmek versem bu evde ekmek kalır mı?
Toplam:
| Gösterilen:
1 - 21